BMW elektrikli SUV devrimine geç geldi ama eli boş gelmedi.
Rakiplerinin çoğunu yakalayabilecek ve geçebilecek bir araç getirdi.

Tesla, Roadster ile otomotiv endüstrisini kasıp kavurduğunda, gerçekleşmek üzere olan devrimi gören çok az kişi vardı. Elektrikli otomobile ilgi artmaya başlayınca büyük otomobil üreticileri yeni ürünler araştırmaya ve geliştirmeye başladı. BMW’nin ilk vuruşu i3 oldu ve BMW-i’nin ayrı bir elektrikli marka haline geleceğini duyurdu. 2020 yılında bir sonraki ürünü olan iX’i sergiledi.

Sev ya da nefret et! BMW, öndeki devasa ızgaraya sahip aracı gösterdiğinde bunu söylemiş olabilir. Büyük böbrekler estetik amaç dışında işe yaramazdı. Dar LED farlar, Transformers robotlarından birine benzeyen bir ön yüz oluşturuyordu. Genel şekil, Alman otomobil üreticisinin serisindeki diğer X modellerine benziyordu.

İçeride BMW, bir üretim aracından çok bir konsept otomobile ilham veren fütüristik, eğimli bir gösterge paneli yerleştirdi. Kavisli, tek parça ekran, BMW kokpitlerinin geleneksel sürücü merkezli tasarımını yeniden yorumlayan merkezi kontrol elemanı olarak hizmet etti. Bu, sürücüye doğru açılı tek bir birim oluşturmak için 12,3 inç Bilgi Ekranı ve 14,9 inç diyagonal ekranlı Kontrol Ekranı bir araya getirilerek yapıldı. Ön koltuklarda, yolcular için daha fazla konfor için entegre koltuk başlıkları bulunuyordu. Arkada, bagaj alanını artırmak için üç yöne bölünebilen bir koltuk arkalığına sahip 40:20:40 bir bench yerleştirildi.

BMW, iX’i 500 beygirlik elektrik motorlarıyla güçlendirdi. Zemine monte edilen büyük pil takımı 600 km (372 mil) menzil sunuyordu.